27 Temmuz 2012

BIODERMA // SEBIUM FOAMING GEL

Bioderma markasını seviyorum genel olarak. Geçen sefer yaptığım kampanyalı alışverişten kocaman bir Foaming Gel`im olmuştu. Kullandığım Bioderma`lardan gayet memnun kaldığımdan bunu da denemek için sabırsızlanıyordum. 


Yağlı ve akneli ya da akneye eğimli ciltler için günlük temizleme jeli. 500 ml`lik kocaman bir ambalajda. Sıvı sabun gibi bir görünüşü var :) Bu görünüşünden heralde, günde 2 seferden fazla kullanıyorum. Sıcakları da bahane edip, günde 3-4 sefer yüzümü yıkıyorum bu jel ile. Hafifçe köpürüyor, orta derecede bir temizleme sağlıyor bana göre. Bu kadar sık kullanmak doğru değil aslında ama gene de kuruma yapmadı ben de. Çok keskin bir ürün gibi etki etmedi bana, o yüzden sık sık kullanmakta sakınca görmedim. Bitene kadar kullanırım bu ürünü sanıyorum. Sıcaklar azalınca günde 2 seferden fazla kullanmam.



Parfümlü içeriği ama rahatsız edici bir parfüm kokusu yok. Bazı ürünler o kadar faza kokuyor ki, oda spreyi sürüyormüşüm gibi hissediyorum, sevmiyorum. Bu jeli o bakımdan da sevdim. Bu tarz ürünlerde genelde  iyileştirici bir etki gözlemleyemiyorum ben, sadece yıkadıktan sonra yüzümde oluşan bir temizlik duygusu oluyor. Tedavi edici etkiyi gözlemlemek için daha uzun süre kullanmak gerekiyor sanırım.  

Oldukça uzun süre kullanabileceğiniz, hafif bir temizleyici jel bana göre.


İçeriği de bu şekilde. Parabenler de olmasaymış keşke...

Bioderma ise ürünün özelliklerini bu şekilde belirtmiş:

Akne eğilimli ve yağlı ciltlerin ihtiyacı, sebum dengesinin tekrar sağlanmasıdır. İşte Sébium serisi de bu dengenin sağlanmasına yardımcı ve sebum kalitesinin yükseltilmesine destek olan ilk bakım serisidir. Fluidactive® kompleksi sayesinde karma ve yağlı cildin dengesini geri kazanmasına yardımcı olur.

Sébium Foaming Gel karma ve yağlı ciltlerin günlük kullanımına yönelik deterjan içermeyen likit temizleyici, derin temizleyici ve makyaj çıkarıcıdır. Sabun içermez, cildin hidrolipidik katmanı ile uyumludur. Çekici mavi rengini anti bakteriyel bakır sülfata borçludur. Çinko glukonat’ın anti bakteriyel etkisiyle temizlik ve korumayı bir arada sunar. Ciltte kuruma yapmaz.

Nemli cilde uygulanarak köpürtülür, nazikçe uygulandıktan sonra durulanır.

Güzel olan tarafı ise, şu suralar 1 alana 1 bedava kampanyası olması. Stok yapmak için ideal ay ada daha iyisi paylaşacak bir arkadaş bulmak :) Bir de onlineeczanem`den dün yaptığım alışveriş var. Yarın ayrıntılı anlatırım, orada da güzel Bioderma kampanaları var...

25 Temmuz 2012

BENEFİT POREFESSIONAL, HELLO FLOWLESS, THAT GAL

Bazı markalar var ki kendilerine ürünleri dışında da hayran bıraktırıyorlar. Hani bazı markaları seversiniz, size uygundur vs. tamam ama ürünler bir yana bazı markaların ruhları da var... Benefit de onlardan birisi bana göre. Önce ambalajarı insanın gönlünü çeliyor. Hele o sosyal medya paylaşımları yok mu... Bu kafada olan markalara bayılıyorum ben... 

Aslında fondoten fondetendir. Güzel fondoten 1 tane değildir. Başkasına güzel gelen sana göre güzel de olmayabilir... Neyi alacağına karar verme sırasında seni hangisi daha çok çeker, budur önemli olan... Benefit`te de bu çekicilik fazlası ile var sanıyorum :) 

Gelelim ürünlere;


Benefit bir süredir aklımda olan bir marka. Denemek istediğim bir sürü ürünü vardı ama dağ gibi bir kozmetik stoğum olduğundan yakın zamanda almayı düşünmüyordum. Bu testerlar vesilesi ile denemiş oldum. 

The POREfessional; Bu en çok merak ettiğim üründü açıkçası. O kadar ballandıra ballandıra yapıyorlar ki reklamını :) Kendisi makyaj altı bazı, görevi ciltteki gözenekleri kapatıp fondoten için düzgün ve mat bir yüzey hazırlamak. 


Renkli ve koyu bir kıvamı var. Sürdükten sonra kadifemsi bir doku oluşturuyor yüzünüzde, bu hissi çok sevdim ben. Gerçekten güzel bir makyaj altı bazıymış. Yaz sıcağında kullanmama rağmen sevdim. Kışın daha zevkli olur kullanması. Her günlük makyaj için değil de daha özenerek hazırlandığım durumlarda seviyorum ben bu tarz ürünler kullanmayı. Göz makyajı konusunda çok yetenekli olmadığımdan, günlük makyaj ile özenerek yaptığım makyaj arasındaki fark bu tarz ürünler oluyor.


Sürer sürmez kuruyor ve mat bir görüntü yaratıyor. Yağlı ya da vıcık vıcık bir his bırakmıyor kesinlikle. Fiyatı 100 lira civarındaydı en son. Bu arada içinde paraben yok.


Yine merak ettiğim ürünlerden birisi; 
Hello Flawless Oxygen Wow Fondoten; Ne yalan söyleyeyim bu fondotene de bayıldım aslında ama bana göre değil. Nasıl desem... "Zaten kusursuz olan cildimi daha da kusursuz gösterecek bir ürün arıyorum" havasında bir fondoten. Çok güzel ve doğal duruyor ama kapatıcılığı çok az bana göre. Ben daha çok "her daim illa bir kusuru olan cildimi, normal gösterecek bir ürün arıyorum" havasındayım...


İçeriğinde paraben olmaması, çok fazla renk seçeneği oması ve 25 faktör güneş koruması olması güzel yanları. Kıvamı da normalden birazcık daha sıvı gibi geldi bana. Fiyatı 108 TL.


That Gal Aydınlatıcı Baz; Hafif bir krem yapısında, beyazla pamuk şeker pembesi arasında bir renge sahip. Tüm yüzünüze uygulayabileceğiniz aydınlatıcı. İtiraf etmem gerekirse aydınlatıcı kullanmayı birazcık gereksiz buluyordum ama güzel bir şeymiş :) Hayalet gibi bembeyaz yapmadan, hafif bir aydınlık veriyor ama kremsi yapıda olduğu için şu sıcak günlerde kullanmak çok zor. Keşke Porefessional gibi bir yapıda olsaymış. Fiyatı hakkında bir malumatım yok malesef.


Triple Performing Nemlendirici Yüz Kremi; Hafif yapılı, hoş kokulu bir nemlendirci. Yağsız ve 15 faktör koruyucu olması tercih sebebi olabilir. Bu ürünün de fiyatı hakkında bilgim yok.

Benefit`in sloganı ile kapatalım...

"Güzel bir gülüş en iyi makyajdır" Ne kadar doğru... Meymenetsiz bir surata en güzel ürünleri de sürsen fayda yok. Yeter ki gözlerin güzel gülsün, gerisi boş...

18 Temmuz 2012

BEN SİZİN DÜNYANIZDANIM


Moda. İnsanlar ne düşünüyor olabilirler ? Modanın mevsime göre değişen bir şey olduğunu mu sanıyorlar ? Dünyanın dört bir yanından giysileri, mücevherleri ve ayakkabıları koleksiyonları ile gösteriş yapmak için mi geldiler ? Anlamıyorlar. "Moda", aslında, "Ben sizin dünyanızdanım. Sizin ordunuzla ayı üniformayı giyiyorum, onun için beni vurmayın," demenin bir biçimidir.

Erkekler ve kadınlardan oluşan toplulukların mağaralarda ilk kez birlikte yaşamaya başladıklarından bu yana, moda herkesin, hatta tümden yabancıların bile anlayabildiği tek dil olmuştur. "Aynı biçimde giyiniyoruz. Ben sizin kabilenizdenim. Haydi, varlığımızı sürdürebilmek için güçsüzlerin üstüne çullanalım."

Ama bazıları "moda"nın her şey olduğuna inanırlar. Zenginlere özgü kabileye üyeliklerini sürdürebilmek için altı ayda bir ufacık bir ayrıntıyı değiştirmek uğruna bir servet harcarlar. Bilgi teknolojisi sanayinin milyarderlerinin plastik saatler takıp eski püskü blucinler giydikleri Silikon Vadisi`ne gitseler, dünyanın değiştiğini anlayacaklardır; orada artık herkes aynı toplumsal sınıftanmış gibi görünüyor; artık hiç kimse bir elmasın büyüklüğünü , bir ktavatın ya da deri çantanın markasını umursamıyor. Aslında dünyanın bu yöresinde kravatlar ve deri çantalardan eser yok; oysa düşüşte olsa da bir bakıma daha güçlü bir çarkı döndüren ve masumları  hala houte couture giysilere, zümrüt gerdanlıklara ve dev limuzinlere inandırmayı başaran Hollywood hemen yanı başında. Ve tüm dergilerde hala bunlar yer aldığına göre, reklamları, işe yaramaz nesnelerin piyasaya sürülmesini, tümden gereksiz yeni akımların icat edilmesini ve farklı markaların hepsi de birbirine benzeyen yüz kremlerinin üretilmesini kapsayan milyarlarca dolarlık bir sanayiyi yok etmeyi kim göze alabilir ki ?

Paulo Coelho/Kazanan Yalnızdır

Arada bir blogumun ismi aklıma geliyor :) Arada bir işin bu yüzünü de hatırlamak hatırlatmak lazım sanki...

16 Temmuz 2012

LİLA KUTU TEMMUZ

Bu ay ki Lila Kutu da beni pek tatmin etmedi malesef. Geçen ay gelen de pek beğenilmemişti bir çok kişi tarafından. Öyle olunca bu ay daha güzel bir kutu gelir demiştim. Clarins haricindekileri pek sevmedim.


Genel olarak boş bir kutuydu.


*Clarins yaşlanma karşıtı -ben 24 yaşındayım- güneş kremi 5 ml, *Clarins selülit kremi, *Chris Farrel göz kalemi, *Guinot yüz kremi ve *Bitki çayı gibi bişey


*Çamur maskesi, *acnecinamid ve La Naturel testerları


Fotoğrafları bile özenerek çekmedim, özür dilerim. 1 ay daha veriyorum Lila Kutu`ya ben. Siz ne dersiniz ??
Bu kutudan kullnacaklarım maske, selülit kremi ve göz kalemi oldu sadece

10 Temmuz 2012

Kozmotrend Alışverişim: LA ROCHE POSAY TONİK


Sonunda Kozmotrend`den ben de alışveriş yaptım. Açıldıklarından beri çok güzel kampanyalar yaptılar aslında. Güzel hediyeler falan verdiler ama ben bir türlü denk gelemedim o kampanyalara. Geçenlerde "Günün Fırsatı" sitelerinden birisinde indirim çeki satıyorlardı belki denk gelmişsinizdir. Onlardan aldım 1 tane.

20 TL`lik  indirim çekini 3TL`ye aldım (50TL ve üzeri alışverişlerde geçerliydi). Fiyatlarını sık sık takip ettiğim bir kaç site var. Kozmotrend`de bunlardan bir tanesiydi, fiyatları gayet uygundu ama bir sürü indirim çeki sattıklarından mıdır bilemiyorum, fiyatlara zam gelmiş. En azından benim almak istediğim ürünlerin hepsi öyleydi. Bioderma almak istiyordum, aklımda 1-2 ürün daha vardı ama fiyatları fazla geldi.

Neyse fazla uzatmadan alışverişime geçeyim.


Kutu gayet sağlamdı, hiç bir tarafı yamulmamış, kırılmamış. Elimde olması gereken süreden 1 gün geç ulaştı ama o da kargodan dolayı oldu. Akşam yaptığım alışveriş ertesi gün site tarafından kargolanmıştı.


Ürünlerin paketlenmesi vs. güzel geçiyorum oraları. Ne aldığıma geliyorum;


La Roche-Posay Effeclar serisinin toniğini aldım. Yağlı ve sivilceye eğimli bir cildim olduğundan, yüzüm için kullandığım ürünler önemli benim için. Kısacık bir özet geçmem gerekirse; şu an kullandığım Clinique serisi bitmek üzere. 3-4 güne kadar indirimden stok yaptığım Bioderma`ya geçeceğim ama toniğim yoktu. Yüzümü yıkama jeli ile yıkadıktan sonra tonik kullanmayı seviyorum. Bioderma`da öyle bir ürün göremedim ben, o yüzden La Roche Posay tercih ettim. Yoksa Bioderma ile aynı seriden olsa daha iyi olurdu.


Diğer bloglarda bu ürün hakkında net bir bilgi bulamadım. Genelde direk tonik için değil de Effeclar serisi için yazılar vardı. Toniği de bir kaç kişi beğenmiş, bir kaç kişi de beğenmemiş. Ben de denemek istedim. İçeriği benim hoşuma gitti. Salisilik asit, sitrik asit ve alkol sivilceli ciltlere iyi geliyor. 


Yanına da pastelin 116 numaralı bu ojesini ekledim. Çok güzel bir renk, şeker gibi. Henüz deneme fırsatım olmadı ama umarım sürünce çok açık durmaz, rengi belli olur.

Siparişime ojeyi de ekledim çünkü tonik 48 TL`yidi, çeki kullanabilmem için 50 TL olması lazımdı alışverişimin. İkisi birlikte 50,45 TL oldu. Çeki kullanınca 30,45 TL ödedim ama şunu söylemeden geçemiyceğim; toniğin fiyatı diğer sitelerde 35-39TL. Aynı ürün, aynı miktar. Arada bu kadar fazla fark olması hoş değil. Tamam başka site o an kampanya, indirim yapmıştır olabilir ama indirimsiz fiyatı 39, indirimli 35 liraydı diğer sitelerde. Yani 20 liralık indirim çeki kullanmama rağmen 5-6 lira daha uyguna aldım! 

Sipariş notumda 2 adet tester ürün istemiştim ama ellerinde olmayabilir, olmak zorunda da değil zaten. Ben şansımı denedim :) Onun yerine bana tam boy bir ürün hediye göndermişler, saolsunlar. Hediyenin iyisi kötüsü olmaz biliyorum ama yukarıda 2. resimde gördüğünüz pişik kremini naapsam bilmiyorum. Şanssızlık dediğin böyle bir şey olsa gerek :( Böyle işte... Amacım kimseyi kötülemek ya da reklamını yapmak değil ama her zaman hoşumuza giden şeyleri yazacak değiliz... Böyle durumlarda da hoşuma gitmeyen şeyleri paylaşmak istiyorum, elimden geldiğince objektif şekilde yazmaya çalıştım.

Fikirleriniz duymaktan memnun olurum, lütfen yorumlarınız paylaşın, sevgiler...