26 Şubat 2013

Hangi BB kremi seçmeli ?

BB kremleri seviyoruz malumunuz. Ben de bugüne kadar 4 tane almışım. Birkaç tane de deneyip, fikir sahibi olduğum var. Hepsine topluca bakalım, karşılaştıralım dedim... Maybelline Dream Fresh, Garnier karma yağlı ciltler, Missha perfect cover, Nivea, La Roche Posay, Pure Beauty ve Clinique BB kremlerden bahsetmek istiyorum.


Zaten hepsi ayrıntılı şekilde anlattığım ürünler olduğundan, genel hatları ile yazıyorum. BB kremden ne bekliyoruz ?

Nemlendirme; bugüne kadar denediğim bütün bb kremler 3 aşağı 5 yukarı benzer nemlendirmeyi veriyor. Bu yüzden nemlendirmenin bb krem seçerken çok önemli bir kriter olduğunu düşünmüyorum.

Kapatıcılık; Sanırım çoğumuzun ilk dikkate aldığı etken bu oluyor. Kapatıcılığını beğendiğim markalar: Missha, Garnier, Nivea ve Pure Beauty. Bu denediklerimin içinde kapatıcılığı en fazla olan Missha, ve ona çok benzer yapıda olan Pure Beauty.

Kolay Uygulama; Sizi bilmem ama kolay uygulama benim için önemli bir faktör. Sonuçta pratiklik olsun diye tercih edilen ürünler. 10 dakika yüzüme yaymamaya uğraştığımda pek bir anlamı kalmıyor. Kolay uygulama da, kapatıcılık ile ters orantılı.


Hal böyle olunca da Missha`yı uygulamak bana zor geliyor, diğerlerine kıyasla yüzüme eşit şekilde yayması daha zor oluyor. Fotoğraftan da görüldüğü üzere Maybelline`in kıvamı diğerlerine göre oldukça sıvı. Sabahları acele ile makyaj yaptığımda elim sürekli Maybelline`e gidiyor, çünkü çok kolay sürüyorum. Garnier, La Roche Posay, Clinique`de orta kıvamlı olan BB kremler.

Mat Görünüm; Özellikle yağlı ciltler için mat görünüm çok önemli. Bu kategoride de; Garnier (karma ciltler için olanı) , Maybelline, Missha, Clinique ve Pure Beauty beğendiğim markalar. La Roche Posay çok yağlı değil ama hafif bir parlaması var. Nivea ise kesinlikle yağlı ciltlerin uzak durması gereken bir bb krem bence.

Özet olarak;

- Dermokozmetik bir marka olsun, hafif parlama beni bozmaz, orta kapatıcılık da yeterli derseniz La Roche Posay

- Benim için en önemlisi kapatıcılık derseniz Missha Perfect Cover

- Benim için de kapatıcılık önemli ama denemediğim şeyi internetten alamam derseniz Pure Beauty

- Kapatıcılığı çok önemli değil, hızlı olsun, renk seçeneği çok olsun derseniz Maybelline

- Hepsinin ortası olsun derseniz Garnier

- Kapatıcılığı sorun değil, hafif kapatsa da olur, önemli olan bakım yapsın, anti-aging özelliği olsun derseniz Clinique derim. 

Benim denediklerim, fikir sahibi olduklarım bu kadar. Katıldığınız- katılmadığınız noktalar ya da benim deneyemediğim kremler hakkında sizin tavsiyeleriniz var mı?

24 Şubat 2013

BB Krem // Garnier Karma ve Yağlı Ciltler (açık ton)

En sonunda ben de Garnier bb krem aldım. Aslında itiraf etmem gerekirse, normalde tercih ettiğim bir marka değil ama sırf meraktan aldım. İsmi o kadar fazla geçiyor ki, merak edeceğime alayım bir tane ben de dedim.


Genel olarak bloglardan okuduğum yorumlar; yeni çıkan versiyonun daha iyi olduğu yönündeydi. İnce, uzun tüpte olan çeşidi yağlı karma ciltler için üretilen versiyon. Cilt tipine göre çeşit sunan bb krem gelmiyor şu anda benim aklıma. Piyasada kolay ulaşılabilir olan kremlerden hiç birisinde böyle bir seçenek yok, bu açıdan da takdir etmek lazım.

- Nemlendirir
- Cilt rengini eşitler ve ışıltı verir
- Cilt kusurlarını azaltır ve gözenekleri sıkılaştırır
- Parlamayı kontrol eder
- SPF 20 ile UV ışınlarından korur diyor ürünün üzerinde...

- Nemlendirmesi gayet yeterli ölçüde, 
- Kapatıcılığını da sevdim, çok fazla değil ama BB krem için güzel. 
- Parlama yapmıyor, sürdükten sonra mat güzel bir görüntü bırakıyor.
-Cilt kusurlarını ve gözenekleri kalıcı şekilde azalttığından bahsediyor ürünün üzerinde, bu konuda fazla bir beklenti içine girmemek gerektiğini düşünüyorum.


Ürünün akışkan bir yapısı var, bu da sürmeyi kolaylaştırıyor.  Reyonda tek kaldığı için mecburen light/clair rengini almıştım. Benim ten rengim açık-orta arasında, bazı ürünleri orta, bazılarını açık ton alıyorum ama Garnier BB kremi orta tonda tercih etsem daha iyi olurmuş. Light/clair bana birazcık açık geldi.

Ürün 40ml, kullanım süresi 12 ay ve fiyatı 19 lira. (İndirimde 14-15 liraya bulmak mümkün). İçeriği de bu şekilde.


Özet olarak beğendiğim, vaadlerinin çoğunu gerçekleştirdiğini düşündüğüm bir bb krem oldu. Elimde olan ve denediğim başka BB kremler de var. Bir sonraki yazımda hepsinin toplu şekilde bir karşılaştırması olacak.


22 Şubat 2013

BU HAFTA BEN


Bu haftam o kadar stresli geçti ki, ne zaman Cuma oldu anlayamadım. Aman neyse Cuma oldu ya gerisinin pek bir önemi yok. Biraz önce eve geldim ve bu hafta aldıklarımı fark etmeden masanın üzerinde biriktirmiş olduğumu fark ettim. 


Evimin her yeri çizik atılmamış defterle ile dolu olmasına rağmen yine defter aldım. Haziranda bitirme mecburiyetim olan bir tez ile başbaşa kalınca, gideyim kendime çiçeksiz böceksiz ciddi bir defter alayım bari dedim. Kırmızı da belki enerji verir falan diye kendimi kandırdım :) Şaka bir yana; 3 işçi 1 duvarı 3 günde örüyorsa, bir bahtsız işçi aynı duvarı birkaç saatte bitirmelidir! durumu içinde kaldım. Hadi hayırlısı... 


Garnier BB kremin yeni çıkan versiyonunu denemek istiyordum, bir süredir nereye baksam bitmiş oluyordu. Migros`da reyonda tek 1 tane kalmış olduğunu görünce alalım deneyelim dedim. Haftasonu ayrıntılı, hatta karşılaştırmalı yazısı gelecek. Bir de bronz allık arayışım için the Balm Bahama Mama`da karar kıldım.


Yine öylesine alınan, pek kullanılmayan kırtasiye malzemelerine kapıldım. Kipa`dan...


Ufak bir Watsons ziyaretinden de bu ürünlerle çıktım. Duymuşsunuzdur belki NYC ojeler satılmaya başlamış Watsons`larda. Çok beğendiğim bir renk olmadı içlerinde ama top coat deneyebilirim diye düşündüm, attım sepete. Bir de ne zamandır aklımda olan Sally Hansen asetonsuz oje çıkarıcıyı aldım sonunda. Bu aralar tırnaklarımın sağı solu çok kuruyor, belki etkisi olur diye düşündüm. Snoopy ayna da arkadaşıma alındı...


Ve son olarak biraz önce paketini açtığım d&r siparişim. Bu fantazik kitap ile masumcuk şirinleri aynı kutuya koydurmayı başardım :) Kitaplarımı genelde D&R`ın online sitesinden almayı tercih ediyorum, çoğu kitap mağazadakine göre daha uygun oluyor. Örneğin bu kitap mağazada 29,90tl, sitede 19,90tl. Ha bu arada; bu serinin çok fazla abartıldığını, canı isteyen 5 kişiden 4`ünün daha başarılı bir kitap yazabileceğini ve çevirisinin çooook kötü olduğunu düşünmeme rağmen 2. kitabı da aldım ya, başak bir şey demiyorum kendime :) 

Benim bu haftam tam olarak böyle geçti işte... Hiç erken kalkmadım, hiç yorulmadım, hiç stres yaşamadım, hiç içimden küfretmedim... Hem de hiç :)) Eminim siz de yapmamışsınızdır öyle şeyler ?

20 Şubat 2013

INGLOT: Köpük Fondöten

Inglot ganimetlerimden birisi daha... Geçenlerde alakası olmayan yolumu, ne yapıp edip bir inglot mağazasına düşürmüştüm. Aslında bir çıkartma daha yapma niyetim var ama bakalım :)


Mağazada tek tük kalan cilt ürünlerinden, inglot 201 köpük fondöten. Ürünün kutusunun üstünde AMC (advanced makeup components) yazıyor. Bütün ürünlerin üzerinde yazmayan bir ibareydi. Hal böyle olunca ben de advanced bir etki bekledim tabii ki ama...


Benim bir cilt ürününü almaya karar vermemdeki anahtar nokta mat olması oluyor genelde. Cildim çok yağlı olmasa bile, mat olmayan ürünlerle sorun yaşıyorum, görüntüsü hoşuma gitmiyor. Bu fondöteni de mat olduğu için beğenerek aldım.


Köpük fondötenler genelde mat ve hafif kapatıcılıkta oluyor. Inglot da bu tanımlama dışına çıkmamış. Kapatıcılığı cidden çok az, açıkçası advanced ibaresini de gördükten sonra daha fazlasını bekliyordum. En azından orta derecede kapatıcılığı vardır diye düşünmüştüm. Bunun dışında yine yapısından dolayı sürümü de oldukça zor. 

Ama tabi bu inglot`dan ziyade köpük fondöten olması ile ilgili bir durum. Bana göre kullanışlı ya da pratik bir ürün değil ama köpük fondöten meraklıları da çok var. Sanırım meraklısının seveceği bir ürün... 

İndirimle 20 lira civarında bir fiyata almıştım, bir de ürün içeriğinde paraben olmadığını da belirteyim unutmadan.


14 Şubat 2013

LİLA KUTU Şubat 2013

Malumunuz bu gün 14 şubat. Lila Kutu`nun geçen ay ki kutusu pek tatmin edici değildi, bu ay sevgililer gününe de denk gelince güzel bir kutu çıkacak diye ümid ediyordum. İş çıkışı koştura koştura gittim kargoya, 15-20 dakika paşa paşa sıramı bekledikten sonra (yavaşlıkta bir numaralar) kutumu aldım. 


Her zamanki gibi ürün kartındaki görsele bayıldım 


Ne var ne yok şöyle hızlıca bir bakınca, bu akşam moralimi düzeltecek şeyin bu kutu olmadığını anladım :(


Dr. Angels argan yağlı şampuan testerları- Raen bitkisel nemlendirici - Cyrene ozonlanmış zeytin yağı

11 Şubat 2013

INGLOT: Sleeks Cream 96 ve Lipstick 222

Geçen hafta Cevahir inglot`dan yaptığım alışverişi yazmıştım şu postta. Bütün aldıklarımı kullanmaya başladım yavaş yavaş. İlk olarak bu gloss ve ruju yazmak istedim çünkü ikisini de çok sevdim :)


Her zaman yaptığım gibi ikisini de açık pembe tonlardan seçtim. 


inglot sleeks cream 96 numara; tam olarak pamuk şeker renginde bir gloss. Yoğunluğu gayet güzel, sürünce vıcık vıcık olmuyor, güzel bir kıvamı var. Aplikatörünün uzun olması da sürerken kolaylık sağlıyor. Meyveli bir kokusu var. 

7 Şubat 2013

YVES ROCHER // Kayısılı Yüz Peelingi

 Yves Rocher`in kayısılı yüz peelingini bir süredir duyuyordum. Hali hazırda severek kullandığım bir peelingim  olmasına rağmen meraktan aldım. 


İyi ki de almışım. Ufacık, tefecik, içi dolu turşucuk ürünlerden çıktı. Yves Rocher`in bazı ürünlerini çok başarılı buluyorum, bu peeling de onlardan birisi oldu. Çok katı olmayan, güzel bir kıvamı var. Tanecikleri de tam ayarında bence.  Özellikle yüz peelinglerinde ya çok sert, ya da hiç bir işe yaramayacak kadar yumuşak oluyor. Bu ürün tam kıvamında bana göre.

Adından da anlaşıldığı üzere bariz bir kayısı kokusu var, ben çok sevdim ama herkes sever mi bilemem.


Yüzüme sürdüğüm ürünü yıkadıktan sonra bariz bir berraklık ve temizlik bırakıyor yüzde. Bu etkiyi bırakan ürünleri daha bi seviyorum. Bir çok kişiden bu peelingi sevdiklerini okumuştum, ben de o kervana katıldım.  

4 Şubat 2013

CLINIQUE: 3 Adımlı Cilt Bakım Sistemi

Hafta sonu alışverişte ipin ucunu kaçırmış olduğum gerçeği ile yüzleşmem ve de hafiften hasta, halsiz olmam sebebi ile pazartesi biraz keyifsiz başlamıştı. Pazartesi olmasını saymıyorum bile! 


Hiç beklemediğim bir anda telefon çaldı, "Hocam kargonuz var" [Hoca olabilmek için daha önümde çoook yol var ama yine de bu şekilde hitap edilmesi hoşuma gitmiyor değil :)]

Clinique`den kocaman bir paket gelmiş. 3 adımlı cilt bakım sistemi... 


Clinique Liquid Facial Soap; denemediğim bir üründü, Clinique`in başka bir yüz temizleyicisini kullanıyordum , bunu denemek için de sabırsızlanıyorum.

3 Şubat 2013

Inglot`da Son Durum

Hafta sonu İstanbul`a yolum düştü. Daha doğrusu alışveriş yapmak için özellikle gittim :) Inglot`u markafoni`de çıkar diye dört gözle bekliyorum ama bir türlü çıkmadı. Bir iki mağazasının da kapandığını okudum nette. Artık ümidimi kesmiştim, İstanbul`da da gidip gitmemek konusunda kararsızdım.

Belki de çoktan mağazası kapanmıştır ya da alacak hiç bir şey kalmamıştır diye düşünüyordum ama üşenmedim, Cevahir`deki Inglot`a gittim. İyi ki de gitmişim. 


8 parça ürün aldım, toplu fotoğrafa birini koymayı unutmuşum.


16PP far fırçası; "bu çok güzel" diye diretti görevli bayan. Düzgün bir far fırçam da yoktu, öyle olunca fazla düşünmeden aldım. Inglot`un fondöten fırçalarından çok memnunum, keşke daha fazla fırça seçeneği olsaydı da alsaydım. Sadece far fırçalarından bir kaç çeşit kalmıştı. Fırça 35tl. 

1 Şubat 2013

ALIŞVERİŞ // Yves Rocher Online

Yine bir online alışveriş yazısı ile buradayım. Bu aralar kredi kartlarımı değiştirmek amacı ile eskilerini kapattım, yenileri de elime ulaşmadı. Kredi kartsız, dolayısı ile internet alışverişsiz 1 haftayı devirdim :) Başlarda biraz zor oluyor ama alışıyorum sanırım :)

Yves Rocher alışverişi baya önce yapılmıştı. "Aman kampanya kaçmasın" diye yapılan ama yararlı şeyler alınan bir alışveriş oldu.


Yves Rocher`in internet sitesinden ilk alışverişim oldu, bir sorun yaşamadım. Bundan sonra da rahatlıkla yapabilirim diye düşünüyorum.


Yves Rocher Anti-Chute şaç dökülme karşıtı şampuanı bir çok sefer yazdım daha önce. Kısaca özetlemem gerekirse; banyo yaparken küvetin tıkanmamasını sağlıyor. Hoş olmadı ama cidden öyle. Ben kullanmaya başladığım anda saç dökülmemim azaldığını hissediyorum. Bu alışverişte 4 tane sipariş vermiştim hatta. 2`si bana, 2`si sevgiliye diye alındı.


75 tl`lik alıiveriş kampanyasından yararlanmak için ufak bir ürüne daha ihtiyacım vardı. Aslında peeling ihtiyacım olmamasına rağmen, bu kayısılı peelingi aldım. Yves Rocher kayısılı yüz peelingi bir çok kişiden okudum, çok beğenilen bir üründü. Daha dün deneme şansım oldu, biraz daha kullandıktan sonra ayrıntılı şekilde yazarım ama benim de ilk izlenimim gayet iyi yönde.


Bu göz farı da kampanya dahilinde hediye edilen fardı. Rengi seçme imkanı tanımışlar, bu rengi kendim seçtim. Kolye de alışverişin hediyesiydi. Yves rocher arada böyle bijuteri ürünleri hediye ediyor bildiğiniz gibi. Açıkçası ben sevmiyorum. Bu güne kadar oradan hediye diye verilenlerin hiç birisini de kullanmadım/kullanamadım! Gerçi bu kolye yine güzel, 1-2 sefer verdikleri şey hiç Yves Rocher`a yakışacak cinsten değildi. Bijuteri yerine seyahat boy ürün bile çok daha güzel olmaz mı?


Bir alışveriş daha böyle tamamlandı işte. Bu aralar biraz fazla alışveriş yazısı yazdım. Hatta o yüzden bu yazıyı da bekletiyordum ne zamandır, umarım alışveriş yazılarını okumaktan sıkılmıyorsunuzdur.