1 Ekim 2015

Milano Tavsiyeleri // Ağustos 2015


Zaman çok acımasız, bellek daha da acımazsız. Dünmüş gibi yakın gelen tatilin ardından haftalar geçmiş bile... Hal böyle olunca, bu yazı da burada dursun istiyorum. Bir sonraki gidişimde bana not olsun, yeni gideceklere fikir versin, hiç bir şey olmayacaksa bile anılar daha canlı kalsın isterim...


Milano hakkında ufaktan araştırmaya başlarsanız "2 gün çok bile, Milano`da görülecek pek bir şey yok" cümlelerine denk gelmeniz mümkün. Aksine Milano çok güzel bir şehir bana göre.

Bu ikinci gidişimdi, kısmetse 2 ay sonra üçüncüsü de ufukta. 3. seyahat için heyecanım ufaktan başladı bile. Milano diğer İtalya şehirlerinden, özellikle Roma`dan biraz daha farklı, biraz daha canlı, biraz daha yaşıyor sanki!

Gelelim hikayenin başlangıcına; aylar öncesinden yapılmış İtalya planımız Milano-Roma-Floransa-Bologna-Milano şeklindeydi. İtalya zaten güzel yer ama Murat`la yapacağımız ilk kayda değer tatil olması dolayısı ile önemi ve heyecanı biraz daha artmıştı. İlk olmasının heyecanı ve romantikliği bir yana, biraz da stresi vardı ne yalan söyleyeyim. Kendisi, bütün araştırmaları, konaklama, ulaşım seçimlerini, planlamaları bana bıraktı. Ve dolayısı ile bütün sorumluluğu da...  Neyse ki çok sorunsuz ve çok güzel bir hafta geçirdik. Çoğu daha önce gittiğim yerler olmasına rağmen, bu sefer zevki ayrıydı. Dönüş yolunda Murat`ın tek pişmanlığı forma alamamış olması, benim de bir yerde denk geldiğim "3 al 2 öde" kampanyasını efektif kullanamamış olmamdı sanırım :)

Bu plan dahiline Milano`da 2 günümüz vardı; 2 güne sığmayacak kadar da notumuz... Bir sürü notumuz olmasına rağmen, belli bir planlama yapmamıştık. O an canımızın istediği gibi şekillendirdik. Yani her yeri görme derdinde değil, keyifle gezme derdindeydik. Bu uzun girişten sonra geliyorum Milano notlarıma;

Milano Card: İtalya`da diğer birçok şehirde olduğu gibi Milano için de bir kart tasarlanmış. 2-3 farklı seçeneği olan Milano kartı alıp almamakta çok kararsız kaldık ama uygun fiyatlı bir şey olduğu için aldık. Sonuç: işimize yaramadı :/


Kart ile ilgili ayrıntılı bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz. Ben özetlersem; seçtiğiniz karta göre 24 ya da 48 saatlik toplu taşıma bileti ve bunun yanında bazı ayrıcalıklar sunan bir kart. Bu ayrıcalıklar içinde bizim ilgimizi çekenler; hava alanı-şehir merkezi ulaşımında indirim, San Siro Stad girişinde indirim, Juventus Store`da indirim vs gibi şeylerdi. Bu versiyonun müzelere ücretsiz giriş sağlamaması oldukça kötü. (9 müzeye ücretsiz giriş sağlayan, 30€`luk bir versiyonu da var ama ilginizi çeken müzeler olduğundan emin olun) Bizim aldığımız ise sadece birkaç müzeye öncelikli giriş, ilgimizi çekmeyen birkaçında az bir indirim, bazı restoranlarda ücretsiz "welcome drink" gibi şeyler vadediyor. Vaatleri oldukça çok olmasına rağmen bizim çok işimize yaramadı. (Sitesine bakarsanız ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız, sanki 100`lerce şey sunuyormuş gibi görünüyor ama pek öyle değil) Yine de 2 günlük versiyonuna ödediğimiz 13€ ile, 2 günlük metro biletimizi karşıladığımız ve de San Siro Stadı girişinde 2-3€`luk bir indirim aldığımız için kaybımız 1-2€ civarında oldu. (Kartları alırken Murat`ın Juventus store`dan kesin alışveriş yapacağı gibi bir düşüncemiz vardı ama yapamadı) Bu arada Milano kartın sitesinde online ödeme seçeneği bulunuyor. "Şimdi ödeyin, hava alanına geldiğinizde kartınız hazır olsun " falan demişler ama bunu kesinlikle tavsiye etmiyorum. İnternet ödemesinde kişi başı 2€ gibi fazla ödenecek tutar bir yana, biz hava alanında kartların nereden alınacağını bulamadık, "iyi ki önden ödeme yapmamışım" diye düşündüm. Hava alanı otobüsünden Centrale Station`da indiğimizde gördüğümüz bir çok yerde satılıyordu. Alırken vakit kaybedilecek bir şey de değil ayrıca, hazır poşetlerin içinde satılan, uyduruk bir karton kart. 

Hava Alanı -Şehir Merkezi Ulaşım: 
Biz Malpensa`dan ulaşım sağladık. Hava alanından çıktığınızda bir sürü shuttle otobüsü yolcu bekliyor zaten. Hemen otobüsün kapısında bileti ödeyip binebilirsiniz. Tek yön yerine gidiş dönüş alırsanız birazcık daha karlı oluyor. (Tek yön 8€, gidiş dönüş 14€`du biz alırken) Gidiş-dönüş aldıysanız, verdikleri  bileti kaybetmeyip, dönüş zamanı yine aynı otobüslerde, herhangi bir zaman kısıtlaması olmadan kullanabilirsiniz. Otobüs ile Malpensa-Central Station yaklaşık 1 saat sürüyor. 

Milano Metro Hattı;
Central Station`a geldikten sonra istediğiniz her yere metro ile gidebilirsiniz sanıyorum. Yalnız dikkat edin, internette arattığınızda eski metro haritaları da bolca çıkıyor. Güncel bir harita bulmaya özen gösterin.  Milano metro hattı cidden çok geniş, Metrolar Roma`ya göre daha yeni ve daha sık. Şehirleri yürüyerek gezmek bence de en iyisi ama, ulaşmak istediğiniz her noktaya Metro ile doğru şekilde ulaşabileceğinizi bilmek, hemen her gözünüzü çevirdiğiniz yerde bir metro durağı görmek büyük rahatlık.



Duomo di Milano;
Milano görsellerinin olmazsa olmazı ana teması (bkz. ilk foto) hakkında benim de söyleyecek birkaç sözüm var. Çok gösterişli ve hayran olunası bir yapı. Metronun Duomo durağını kullanarak ulaşımı sağlamış ve tam Duomo dibindeki çıkışı tutturmuşsanız, metro çıkış basamaklarını çıkarken hafiften büyüleyici bir an oluyor. Avrupa`da gördüğüm kiliseler bir elin parmaklarını geçmese de benim gördüklerimin arasında en ince işlenmiş, en etkileyici gotik bina burası sanıyorum. [Belki Notre Dame kilisesi biraz yanına yaklaşabilir] Zaten boyutsal olarak da dünyanın sayılı büyüklerinden bir tanesiymiş. Bu boyutlarda bir mimariyi de kadraja doğru açılardan sığdırmak, araya karışan turistleri elemek çok zor. O yüzden fotoğraflardakinden çok daha güzel gerçeği -bana göre-


İçeriye giriş bir çok kilisenin aksine ücretli. Aslına bakarsanız ibadethane olduğu için giriş ücretli değil fakat bilet almanız gerekiyor, o bileti de katedral girişi + müze girişi olarak satmak gibi bir uyanıklık yapmışlar. 2€ gibi uygun bir ücreti var fakat o bileti almak için sıra beklemek asıl mesele. Sıra beklememizi önleyecek hemen her türlü önlemi almıştım fakat Duomo girişini atlamışım. Siz atlamayın ve bir araştırın derim. 

Duomo`nun içi... nası desem, etkileyici! "Dışından gördük nasıl olsa, sıra beklemeyelim" yanılgısına düşmeyin lütfen. İçerideki atmosfer baya baya güzel... Binanın heybeti, mimarisinin verdiği değişik hava, hafif karanlık... insanı zaten bir huşuya sürüklüyor. Bir de "1300`lerde mi yapılmış, o mumya mı gerçekten, ooo vitraylara bak" derken insan gerçekten etkileniyor.


Ayrıca bir de Duomo`nun çatısına çıkma mevzusu var ki, zaman yetersizliğinden çok fena içimde kaldı. Bir sonraki sefere öncelik listemde olacak. Böyle bir mimarinin çatısına çıkmayı, biraz daha yaklaşmayı cidden çok istiyorum. (Yanlış hatırlamıyorsam asansörlü çıkış 13€ idi)

Edit: Bir sonraki gidişimde katedralin çatısına çıkma imkanım oldu ve en özet şekilde bayıldım, çok güzeldi. Ayrıca fotoğraf çekmek için de harikaydı. Kesinlikle tavsiye ederim.

Bunun dışında 3 günlük gezimizde yolumuzu 3 defa buraya düşürmemizden anlıyorum ki, Duomo katedralinin olduğu meydan da çok keyifli. Her yerde okuyacağınız üzere, evet seyyar satıcılar var, sürekli bir şeyler satmaya çalışıyorlar fakat kesin bir dille istemediğiniz söylediğinizde üstelemiyorlar. Bir de hemen her yerde "aman hırsızlığa dikkat" uyarılarını okuyup da paranoyaklık derecesinde çantanıza yapışmanızı, keyfinizi kaçıracak düzeyde tedirgin dolaşmanızı gerektirecek bir durum yok. 

Bildiğiniz duyduğunuz üzere kilisenin bulunduğu meydanda meşhur alışveriş merkezi Galleria Vittorio Emanuele II var. Aslında alışveriş merkezinden çok, 3 tarafı açık geniş, 
lüks bir han gibi. Girilmese de görülmesi zevkli olan Luis Vitton`lar,  Prada`lar var. Bir yan sokakta hoş mağazalarla uzayıp giden caddeler, diğer bir tarafta opera binası, azıcık daha dönün Da Vinci`nin göz kırpan heykeli (ben kendisini çok severim, o yüzden sadece bana kırpmış da olabilir) diğer bir yönde uygun fiyatlı mağazaların olduğu bir cadde, sonu Sforza Şatosuna (bahçesinde vakit geçirmesi oldukça keyifli, meraklısına da güzel sergiler - Michelangelo’nun bitmeyen heykeli Pieta`da dahil-  sunan bir mekan)  çıkan keyifli bir cadde daha...  


Bu meydandan çeşitli yönlere yürüyerek 1 tam günümü çok güzel geçirebilirim... Nitekim Sabah ilk iş koşa koşa San Siro`yu aradan çıkardıktan sonra gece geç vakte kadar da öyle yaptık. 

San Siro Stadyumu;
Burası Murat`ın İtalya ile ilgili en çok ilgisini çeken kısımdı sanırım, o yüzden plana ekledik. Futbola pek tahammülüm olmasa da, şaşırtıcı şekilde, sıkılmadan tamamladım gezinin bu kısmını. Stadın ulaşımı metro ile çok kolay. Giriş biletleri 15-16€ civarı, biz gittiğimizde (Ağustos) sıra falan da yoktu. Tek yapmanız gereken gideceğiniz gün maç olup olmadığını resmi sitelerinden kontrol etmek. Stad gezisi; soyunma odalarını, stadın içini, müze kısmını ve mağaza kısmını içeriyor. Müze kısmı biraz uyduruktu yalnız. Ünlü futbolcuların tam boyutlu heykelleri ile fotoğraf çektirmek işe biraz renk katıyor allahtan. Store kısmı daha da uyduruktu, çok küçük bir alan ve çok az seçenek içeriyordu. Yine de futbol meraklısı birisi ile gidiyorsanız planınıza ekleyin derim. Murat çok zevk aldı. Daha sonrasında "senin stadına gittik ama..." ile başlayan cümlelerle avantajın size geçecek olması da işin bonusu tabii...

Esselunga Supermarket;
Milano ile ilgili verebileceğim en güzel tavsiyelerden birisi bana göre :) Süpermarket! Şanslı şekilde bizim otelimize yürüme mesafesinde bir tane vardı. (Milano`da toplam 3 tane varmış sanıyorum) Yöresel markalar, ürünler, değişik çikolatalar, kahveler vs için doğru adres.  Sıcak ekmek, kruvasan, pizza gibi tane ile alıp, dolaşırken atıştırabileceğiniz güzel ürünleri de vardı, Maybelline`in bizde olmayan ürünleri de bu markette çıktı karşıma.

 

Yeme - içme işi daha bir zevk meselesi olduğundan ve bütçeler çok değişken olduğundan, "buraya kesin gidin" gibi bir tavsiyem yok. Gözümüze kestirdiğimiz yerde (ki kimisini Murat, kimisini ben beğenmedim, bazısı pahalı geldi, bazısının menüsü yoktu derken baya uzun sürdü o göze kestirme süreci) oturup yedik, çoğu lezzetli ama sıradandı. Yine de konu ile ilgili bir kaç notum var.

Spontini Pizza;
Duomo`nun yan sokaklarından birisinde bulunan Spontini (Ferrari mağazasının karşısında) kalabalığından anladığımız üzere oldukça popüler bir yermiş. Biz de hem fiyatlarını hem de lezzetini çok sevdik. Oturarak yeme şansınız yok, ya  ayakta ya da paket alacaksınız. 3 çeşit pizzası, 3-4 çeşit içeceği var ve pizzalar çoğu yerdekinin aksine kalın. Ama erimiş peynirleriyle, sıcacık yumuşak hamuruyla margherita cidden lezzetliydi. Açlıktan ölmek üzereyken ya da öğlen atıştırmalığı için oldukça iyi bir seçenek. Ayrıca bekletmiyorlar da, kalabalığa rağmen 3-4 dk içinde pizzanızı alıp çıkabilirsiniz.



Cioccoatitaliani;
Gitmeden önce tavsiyelerini okuduğum bir dondurmacıydı burası. (Spontini Pizza`nın hemen karşısında 1 tane var) İçerisi deli gibi kalabalıktı her gördüğümüzde. Şehir çok kalabalık olmamasına rağmen, burada dükkanın dışına taşan sıralar vardı. Daha kalabalık bir zamanda nasıl oluyordur kim bilir. Karışıklığı azaltmak için numaratör kullanıyorlar ama tek 1 dondurmayı hazırlamaları bile 4-5dk sürüyor. Dondurmadan 1 parça alıp 2 saat evirip çevirdikten sonra küllaha koyuyorlar. Sıra çabuk ilerlemiyor anlayacağınız. Fiyatları da ortalama 5€-6€. Görüntü harika ama tadı çok sıradan. Hatta benimkindeki dark chocolate o kadar acıydı ki bitiremedim. O kadar sıra beklediğimize ve verdiğimiz paraya üzüldüm. Dondurma için burası yerine Grom`u tercih etmek daha isabetli bir karar olur bana göre.


Deseo Milano
Happy hour`unun (belli saat aralığında içeceklerin yanında açık büfe ikramı olan bir düzen) oldukça iyi olduğunu okumuş, not almıştım ama fırsat olmadı. Adres için sitesine bakabilirsiniz.

Luini
Bir çeşit tuzlu hamur işi olan Panzerotti`yi çok merak etmiştim ama kapalı olduğu bir döneme denk gelmişiz. Yeri yine duomo yakınlarında (Furla mağazasının yan sokağında)

Edit: Luini`ye de gitme fırsatım oldu, kötü değildi ama çok bayıldığımı da söyleyemeyeceğim, sıradan buldum.

Kahve
Gitmeden önce hemen her yerde okuduğum üzere, bizim de denediğimiz tüm kahveler lezzetliydi.

Bunların dışında Hi-tech mağazası (Piazza XXV Aprile, 12), büyüklüğü ve orjinal ürünleri ile tavsiye edilmiş bir yerdi, fırsat bulamadık.

Edit: Hi-tech mağazasına gitme fırsatı da buldum. Vakit geçirmek için hoş bir mağaza. Özellikle ev dekorasyon ve kırtasiye ürünleri orjinaldi. Fakat fiyatları yüksek geldiği için bir şey almadım.

Brera bölgesi de amaçasız dolaşıp, kafelerini restoranlarını denemek istediğim bir yerdi yine bir sonraki sefere kaldı.

Mutlaka rezervasyon gerekli diye not düşülmüş olan Da Vinci`nin Last Supper (Son Akşam Yemeği) Tablosu da bir sonraki listeye eklenenlerden.

Edit: Last Supper`için yine rezervasyon yaptıramadığım için ümidim yoktu fakat gidip bir şansımız denemek istedik. Nitekim 2 saat sonrasına bilet bulup girmeyi başardık. Leonardo, orta okul yıllarımda biyografisini okumaya başladığım, oldukça hayranlık duyduğum bir isim olduğu için benim için oldukça büyüleyici ve unutulmaz bir an ve gezinin en büyük kazancıydı... 

Son olarak kaldığımız otel ise;

Hotel Mercure-Milano Solari
Otel fiyatları mevsimlere ve ne kadar erken aldığınıza göre çok değişken olsa da orta fiyatlı sayılabilecek bu otelden, odasının biraz küçük olması dışında gayet memnun kaldık. Derli toplu, temiz, modern ve metroya çok yakın bir oteldi, tavsiye ederim...

İtalya`da kozmetik adına uğranılabilecek durakları ise şu yazımda bulabilirsiniz.

İtalya yazıları Floransa- Roma tavsiyeleri ve internetten bilet alım süreçleri (tren-müzeler-oteller) şeklinde devam edecek.

Ve varsa sizin de Milano tavsiyelerinizi dört gözle bekliyorum

2 yorum:

  1. Milano benim de İtalya'da ennn sevdiğim şehirlerden. Baştaki Duomo fotoğrafı harika olmuş <3
    Da Vinci'nin tablosunu kesin görmelisin! Bir de ona yakın bi yerlerde Da Vinci'nin icatlarının filan olduğu da büyük bir müze var. Gitmediysen kaçırma:)
    Gittiğim yerlerin adını pek hatırlamam ama iyi bi pizzacıda patlıcanlı, kabaklı hatta enginarlı pizzayı şiddetle tavsiye ederim. Asla enginar yemeyen ben ordaki pizzalarla alışıp baya sevdim ekşi ekşi:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tablo listemin basinda, bir aksilik olmazsa ben de cok istiyorum gormeyi. Enginari ben de agzima koymadim henuz :D ama bilemedim simdi, cesaret edebilirsem yerim :))

      Sil

Yorumlarınız değerli